29 Kasım 2010 Pazartesi

İrlanda Ekonomisi

Bütçe açığının 2010 sonunda milli gelirin %32’sine yaklaşması beklenen İrlanda Başbakanı Brian Coven 115 Milyar USD ye ihtiyaçları olduğunu belirtti. Önceki gün hükümet tarafından açıklanan tasarruf paketine göre 10 milyar euro harcamalardan kesintileri yapılarak, 5 milyar euro da vergi artırımlarından gelir elde edilecek. Bu şekilde bütçe açığının 4 yıl içinde milli gelirin %3’ü düzeyine indirilmesi hedefleniyor. 2014’e kadar öngörülen 15 milyar euro değerindeki tasarrufun 6 milyar eurosunun ise önümüzdeki sene elde edilmesi planlanıyor.

Öte yandan hükümet, Avrupa Birliği (AB), Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) ile yürüttüğü görüşmelerinin ardından 85 milyar Euro’luk bir yardım bekliyor. Bunun 20-30 milyar euro kadarlık kısmının bankalara aktarılması gündemde.

Yatırımcılarda bu ülkelerin bonolarına dair yaşanan güven kaybı, krizin İrlanda’dan Portekiz, İspanya ve İtalya gibi ülkelere yayılma riskini de beraberinde getiriyor. İrlanda’nın temel zayıflıkları olan konut sektöründe kriz öncesinde oluşan balon ve bankacılık sektöründeki batık krediler gibi sorunlar, İrlanda’nın sorunları ile benzerlik gösteriyor.

Yapılan analizlere göre İrlanda’da konut fiyatları en yüksek seviyeye ulaştığı 2006 yılında 1996’daki fiyat seviyesine göre %315 artmıştı, kriz sonrasında 2006’daki en yüksek seviyesine göre %40 geriledi. İspanya’da ise konut sektöründe en yüksek fiyat seviyeleri 2008 yılında görülmüştü ve bu dönemde konut fiyatları 1995’teki seviyelerine göre %200 yükselmişti. Ancak mevcut dönemde İspanya’da konut fiyatları sadece %15 gerilemiş durumda bulunuyor. ABD’de oluşan konut sektörü balonunda, fiyatlar 2006 yılında zirve yapmış ve 1996 yılındaki fiyat seviyelerine göre %140 yükselmişti. Şu anda ise 1996 yılındaki fiyat seviyelerinin %27 gerisinde bulunuyor. Dolayısıyla İspanya’da konut sektörü düzeltmesinin önümüzdeki dönemde gerçekleşme ihtimali bulunuyor. Konut fiyatlarının düşmesi, aynı ABD’de olduğu gibi konut sahiplerinde negatif zenginlik etkisi yaratarak, tüketim harcamalarına da olumsuz yasıyabilir.

Ispanya’da konut kredileri, ECB’nin sürdürdüğü gevşek para politikasına bağlı olarak artmıştı. Ülkede sabit faizli konut kredilerinin toplam konut kredilerine oranının %3 seviyesinde olduğu belirtiliyor. Bu da ECB’nin çıkış stratejisi dahilinde faizleri artırması halinde, söz konusu kredileri alanların olumsuz etkileneceğini gösteriyor. 2010 yılı Haziran ayında İspanya Merkez Bankası tarafından açıklanan Finansal İstikrar Raporu’na göre, bankacılık sektörü toplam tahsilatı şüpheli varlıklar 122 milyar euro seviyesinde bulunuyordu. Bu, bir önceki yılın aynı dönemine göre %17 artış olduğunu gösteriyor. Aynı dönemde bankaların toplam varlıklarındaki artış ise %3 seviyesinde gerçekleşti. Ülkede işsizlik oranı ise %20 oranında bulunuyor. Önümüzdeki dönemde, sıkı maliye programları nedeniyle büyümede oluşabilecek gerileme, bankaların geri ödenmeyen kredi seviyesinde artışa neden olabilir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder